Ekonomi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı: 2030’da elektrikli ve hibrit araçların pazar payı yüzde 35’e çıkacak

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “2030’da, elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların Türkiye’deki pazar payının yüzde 35’e, bu araçlarda yerlilik oranının yüzde 75’e çıkmasını amaçlıyoruz.” dedi.

Bakan Kacır, Okan Üniversitesi, Bekir Okan Sanat Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Açık İnovasyon Otonom Araç Geliştirme ve Test Platformu (OPINA) Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, küresel otomotiv sektörünün büyük bir değişim ve dönüşüm içerisinde olduğunu söyledi.

Sektörde, araç ve yedek parça satışları, satış sonrası ve sigorta hizmetleri gibi geleneksel kar başlıklarının yerini, elektrikli ve otonom araçlara ve paylaşımlı hizmetlere dayalı iş modellerine bıraktığını dile getiren Kacır, Türk otomotiv sanayisinin 35 milyar 700 milyon dolar ihracatı olduğunu, 500 bine yakın kişiyi istihdam ettiğini belirtti.

Türk otomotiv sanayisinin güçlü AR-GE ve inovasyon ekosistemiyle, nitelikli insan kaynağıyla, ana sanayi ve yan sanayisiyle bu dönüşümü göğüslediğini vurgulayan Kacır, 2022’de açıkladıkları Mobilite Araç ve Teknolojileri Stratejisi Yol Haritası ile Türkiye ve dünyadaki mevcut durumu analiz ederek, ihtiyaçlarını ortaya koyduklarını kaydetti.

Mobilitedeki dönüşüme Türkiye’nin uyumunu kolaylaştırmak amacıyla stratejik hedefleri, kritik politika ve projeleri belirlediklerini ifade eden Kacır, “Elektrikli araç ve batarya üretiminden şarj istasyonlarına, sürücüsüz araç geliştirmeden test merkezlerine birçok stratejik alanda somut hedefler tespit ettik.” dedi.

Bakan Kacır, konuşmasına şöyle devam etti:

“2030’da, elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların Türkiye’deki pazar payının yüzde 35’e, bu araçlarda yerlilik oranının yüzde 75’e çıkmasını amaçlıyoruz. Elektrikli, bağlantılı ve otonom hafif ve ağır ticari araç üretiminde Avrupa’da lider ve dünyada ilk 5’te olacağız. Batarya modül ve alt komponent yatırımlarıyla ülkemizi bölgesel Batarya Üretim Merkezleri’nden, üslerinden biri haline getireceğiz. Siber güvenlik, sürüş güvenliği ve sürücü davranışlarının modellenmesi yazılımları başta olmak üzere, bağlantılı ve otonom araç yazılımları geliştirip, bunların ihracatını yapan ilk 10 ülke arasında yer alacağız. Yeni yaklaşımımızın en önemli izlerinden biri kuruluşundan sadece 4 yıl sonra, 29 Ekim 2022’de tanıtımını gerçekleştirdiğimiz elektrikli ve akıllı aracımız Togg. Bugün 27 binden fazla Togg akıllı aracı Türkiye yollarında. Togg, mobilitede Türk mühendislerin ve teknisyenlerin neleri başarabildiğinin ispatıdır.”

Togg ile yeni mobilite ekosisteminde Türkiye olarak “Biz de varız” dediklerini, çalışmalarda vites yükselttikleri bir döneme girdiklerini vurgulayan Kacır, “Bakanlığımız ve bağlı kuruluşlarımızla Türkiye’yi elektrikli, bağlantılı, otonom araç ve teknolojilerin üretiminde küresel bir cazibe merkezi haline getirmek için tüm imkanlarımızı seferber etmeye devam ediyoruz.” dedi.

Bakan Kacır, “Türkiye’de yüksek teknolojili ürünlerin geliştirilmesine ve üretilmesine odaklanan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı ile bu sektörde akıllı şehir içi elektrikli toplu taşıma araçlarının geliştirilmesi ve seri üretimden ileri seviye sürüş destek sistemlerine, otonom araçlarda kullanılacak akıllı kamera sistemlerinin geliştirilmesinden elektrikli araçlar için şarj ekosistemi yatırımlarına, toplam büyüklüğü 32 milyar lirayı aşan 38 yatırım projesini destekliyoruz.” şeklinde konuştu.

“Elektrikli araç ve mobilite alanlarında hızlandırma programı düzenliyoruz”

Kacır, Türkiye’de yeni mobilite ekosisteminin merkezi Bilişim Vadisi ve TOGG işbirliğinde, elektrikli araç ve mobilite alanlarında yenilikçi girişimler için hızlandırma programı düzenlediklerini belirtti.

Bu sektörde yenilikçi fikirlere ivme kazandırmayı hedefleyen programa bugüne kadar binden fazla girişimin başvuru yaptığını anlatan Kacır, 120’den fazla girişimin, OEM’ler, tedarikçiler ve Türkiye Mobilite Kümelenmesi’ne dahil kuruluşlarla işbirliği fırsatı yakaladığını söyledi.

Kacır, otomotiv sektöründe güçlü bir üretim altyapısının olmazsa olmazının AR-GE ve inovasyon yetkinliği olduğunu vurgulayarak, mobilite araç ve teknolojilerinde gelecek dönemde nitelikli AR-GE çalışmalarına imza atarak yeni çözümler geliştirmek için üniversitelerin akademik potansiyelini, insan kaynağı ve altyapısını girişimcilik kültürüyle buluşturmayı önemsediklerini kaydetti.

Sanayi ve üniversite işbirliğini güçlendirici adımlar attıklarını dile getiren Kacır, bugüne kadar teknoparklarda 234 teknoloji girişiminin mobilite araç teknolojileri alanındaki 284 AR-GE projesini desteklediklerini bildirdi.

Kacır, TÜBİTAK burs ve destek programlarıyla da son 22 yıl içinde bu sektörde 1129 proje ve 2 bin 806 akademisyeni toplamda 5 milyar 600 milyon lirayla desteklediklerine işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bugün açılışını yaptığımız ve Avrupa Birliği (AB) destekli Bakanlığımız Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında 5 milyon avro bütçe ile hayata geçirilen projeyle mobilite ekosistemimizin geliştirdiği ürün ve hizmetler için ihtiyaç duyulan test, entegrasyon ve sertifikasyon altyapısını sağlayan bir merkezi açmış olduk. Yazılımları sanal simülasyonlarla test eden, herkese açık bir inovasyon platformu sunan merkezimizin uluslararası akreditasyon alarak regülasyon testlerinin ülkemizde yapılması amacıyla gerekli çalışmaları da hızla gerçekleştiriyoruz.

OPINA ile önümüzdeki dönemde ülkemizdeki otonom ve bağlantılı araçların fiziki testlerine yönelik akıllı test pistini de devreye alacağız. İnanıyorum ki bu merkez ülkemizin mobilite ekosisteminin dönüşümüne ve rekabetçiliğine çok önemli katkılar sağlayacak. Ülkemizden bu alanda başarılı girişimlerin, Turcornların çıkmasına vesile olacak.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu